Şimdi bir seçim yapılıyor; büyükşehir belediye başkanı, ilçe belediye başkanı, belediye meclis üyesi ve muhtar için oy veriyorsun. Dört oy pusulasını da tek zarfa, aynı zarfa koyuyorsun, sandığa atıyorsun. Sonra seçim bitince aynı sandık kurulu ve müşahitler oyları sayıyor, tutanaklar tutuluyor. Ardından bir ay kadar sonra birileri “verdiğin oyun üçünü kabul ediyorum birisini geçerli saymıyorum” diyor!

Bu konuda senin oyunu iptal etmeye yol açan itiraz gerekçeleri aynı ama itiraz edeni farklı başka il ve ilçelerde aynı hukuk mercii hep red verdi ki bu da düşündürücü.

Evet, yerel iktidara 25 yıl, genel iktidara 17 yıl önce seçimle gelenler, hatta seçime girme hakkı bile yokken, muhtar dahi seçilemezken dönemin CHP’nin desteği ile seçilme hakkı tanınan ve böylece 17 yıllık iktidar yolu açılan zihniyet anlaşılıyor ki seçimle gitmeye direniyor! Şeytanın aklına gelmeyecek hile gerekçeleri üreterek YSK’dan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini iptal ettiren AKP ve MHP, bu ülkede demokrasinin ve milli iradenin üzerine birer kürek toprak attıklarının farkındadırlar elbette! Ama onlar için aslolan şahsi saltanat ve ikballeri.

Ekrem İmamoğlu İstanbul halkının helal oyuyla büyükşehir belediye başkanı olarak seçilmiştir. Cumhuriyet tarihi boyunca ve hatta Osmanlı Döneminde dahi eşi örneği görülmeyen bir seçim tartışması, sonuca itiraz süreci yaşadık. Hem de 36 gün boyunca. AKP her şeye itiraz etti. Yeniden sayıldı, kısıtlı dendi, mükerrer dendi. Hepsi boş çıktı. Ama ne olduysa oldu, YSK diğer üç oy için değil ama sadece büyükşehir belediye başkanı için verilen oy yönünden sandık kurulu oluşumu gerekçesiyle bir tek oyu, yalnızca İmamoğlu için verilen oyu iptal etti! Dünya hukuk garabeti tarihi yazacaktır bunu! Tabi bu arada hemen karardan bir iki gün önce, iktidar paydaşı partilerin liderlerinin seçimin iptali yönündeki açıklamaları dikkat çekiciydi…

Aslında olayın aslı şu; İstanbul AKP için hayati önemi haiz bir kaynak. Buradan yandaşı olan vakıf ve derneklere ne kaynaklar aktarıldığı gazetelere konu oldu. Diğer yandan müthiş bir rant alanı. Yani İstanbul adeta AKP’nin can damarı. O yüzden vermek istemiyor.

Ülkede baskıcı, otokratik bir yönetim sistemine geçileli beri kişisel hak ve hürriyetler, demokrasi, hukuk, adalet gibi temel demokratik değerler her geçen gün zayıflıyor. Yoğun bir ekonomik krizle de birlikte, yandaş olmayan, hukukun üstünlüğüne inanmış, hür düşünceli, demokrat her ülke yurttaşının hayatı her geçen gün daha da zorlaşıyor.

İstanbul büyükşehir belediye başkanlığı seçiminin yenilenmesi süreci başlıyor, 23 Haziran’da seçim tekrarlanacak. Henüz Millet İttifakı paydaşlarının yol haritası netleşmedi, daha çok erken. Büyük ihtimalle Saadet Partisi’nin de dahil olacağı CHP, İyi Parti, DP bir arada daha geniş bir işbirliği ile sayın İmamoğlu muhalefetin tek adayı olacak gibi. Cumhurcular için de büyük ihtimalle sayın Yıldırım.

Bakalım göreceğiz, İstanbul halkı oynanan trajik tiyatroyu izledi. Kimin ne yapmak istediğini gördü ve bu arada daha yakından tanıma olanağı bulduğu Ekrem İmamoğlu’nu daha çok sevdi…

Tarih: 07-05-2019

kaynak:tarafmedya